top of page

Ata binmeyi öğrenmek istiyorum

İsmet Latif


05/24 | Şiir

 



Ata binmeyi öğrenmek istiyorum.

Nereden esti, bilmiyorum.

Belki savaşa giderim, belki ekmek almaya;

Maksat olmak at sırtında.

Sahi, atlar hâlâ savaşa gidiyor mu?

Bir at askerliğini kısa dönem mi yapmalı, uzun mu?

Bilemiyorum.

Bence herkes askerlik yapmalı azizim.

Bu yüzden militarist dediler bana.

Şimdilerde hippi olmak moda.

Ama sorarlar adama,

Kim saygı duyar asker kaçağı bir ata?

Ben duymam.

 

Bugün günlerden Perşembe,

Cuma olmaya beş dakika.

Ne yapılır bu kısa zamanda?

Kısa mı?

Banka sırası bekleyen birine

Uzun gelebilir pekâlâ

Ya da acı içinde tedavi arayan bir hastaya.

Eskiden dakikalar hep uzundu;

İmparatorluklar kurulurdu

Sadece on saniye süren.

İşte benimki de böyle bir imparatorluktu azizim.

Tam on bir buçuk saniye sürmüştü,

Romanovlar tacımı çalmadan önce.

En sevdiğim dönemi ilk dört saniyeydi.

Âşık oldum, evlendim,

Karım iki çocuk yetiştirdi.

Biri altı saniye yaşadı, diğeri yedi.

Saatler geçti, unuttum isimlerini.

Unuttum...

Çiçek almayı unuttum!

Bir demetin fiyatı iki mezar taşı olmuş.

Bende sadece bir mezar taşı var azizim,

Seninki.

Enflasyon aldı başını gitti...

Ben kaldım.

 

Ata binmeyi öğrendim.

Ama ne çarpışacak savaş kaldı,

Ne de kesecek bir baş...

Eskiden kesik başlar çoktu azizim,

Ellerde baltalar olurdu,

Koltuklarda kelleler...

Artık insanlar kafa kesmiyor.

Sadece parmaklar, kulaklar, diller...

Bir de sözler.

Allahuekber!

İşte böyle haykırırdık biz kelle alırken.

Tanrıya inanır mısın azizim?

Gerçi ne fark eder, o sana inanmazken.

Onu ikna etmek için ne yaptın?

Belki bir denizi ikiye yardın,

Belki bir kutsal kitap yazdın,

Belki bir avuç toprağa can verdin.

Tanrı bunları çoktan denedi azizim.

Fakat kim var ona iman eden?

Bir atım var, bir de ben.

Ya Martin Eden?

Saçma, saçmalıyorum...

Sen hiç saçmalar mısın azizim?

Güzel saçmalayan adamın gönlü de güzel olurmuş.

Yalan,

Ben uydurdum.

 

Saat on iki olmuş azizim.

Cuma günü geldiyse

Varmalıyım artık yeni kıyılara.

Ne dersin Romanovlardan hesap sormaya?

Gördün mü, beş dakikaya

Neler neler sığdırdık?

Kendine iyi bak.

Dıgıdık dıgıdık.


 

Comments


Commenting has been turned off.
Üst
bottom of page